IMF’nin yapmış olduğu son değerlendirmelere göre 2015 ve 2016’da Türkiye’nin yüzde 3,5-4 seviyelerinde büyüme ile dünyadaki pek çok ülkeden daha yüksek bir büyüme hızına sahip olacağı öngörülüyor. Buna rağmen Türkiye’de kurumsal borcun sermayeye oranı yüzde 140’lara ulaşarak çok yükseldi ve sermaye ihtiyacı önem kazandı.
Özel Sermaye Fonlarının gelmesi için yurt içi yatırım şart
IMF’ye göre dünyada 2015 büyüme beklentisi yüzde 3,5 iken; bu oranın ABD’de yüzde 3,6, EURO Bölgesi için yüzde 1,2, Japonya için yüzde 0,6, Rusya’da eksi yüzde 3 ve Çin’de yüzde 6,8 olması öngörülüyor. Diğer taraftan petrol fiyatlarının düşmesi sebebiyle cari açıkta ciddi bir düşüş bekleniyor. Buna rağmen 2014’te gelen doğrudan yabancı yatırımların GSYİH’ya oranı yüzde 20 civarında. Oysa Türkiye’nin sağlıklı büyümesi için bu oranın yüzde 30’lar civarında olması gerekiyor. Bunun için de özel sektör yatırımlarının artması, yatırımların artması için de yurt içi birikimlerin artması şart.
Şirketlerin, bankalara borçlanma oranında, dünyada Brezilya ve İsrail dışında son sıralara gerilemiş durumdayken, yatırımlara kaynak bulmaları oldukça güç. Bu, ancak şirketlere çok ciddi sermaye enjeksiyonu ile olabilir. Bunun da bugünün ortamında tek yolu yabancı stratejik ortaklıklar ve Özel Sermaye Fonlarından edinilecek finansal kaynaklardır.
Türkiye’ye yatırım için bakan Özel Sermaye Fonları, yapıları gereği ağırlıklı olarak şirket başına 25-45 milyon dolar aralığında yatırım yapıyor. Türkiye’nin ilk 1000-2000 şirketi bir tarafa bırakılırsa, bu rakamın önümüzdeki 5 yıllık perspektifte 10 milyon dolarlara ve hatta altına düşmesi beklenebilir. Hükûmet ve IFC gibi kuruluşlar aslında bunun yeni yeni farkına varıp fon desteklerini ve yapılarını buna göre oluşturmaya çalışıyorlar. Türkiye’de bulunan 500.000’den fazla şirket içinden iyi olanlar ve bu tür sermayeleri yaratmada uzman danışmanlarla çalışanlar, bu tür kaynaklardan önümüzdeki yıllarda faydalanabilecekler.
Özel Sermaye Fonlarından uzman danışman olmadan kaynak yaratmak zor
Yabancıların iş yapış kültürleriyle Türk patronların iş yapış yöntemleri farklı olabiliyor. Ancak uygun bir ortak zeminde buluştuklarında, ortaya başarılı sonuçlar çıktığını görüyoruz. Yeterli öz sermayesi olmayan Türk şirketleri, son dönemde Özel Sermaye Fonları ve yabancı ortaklıklar konusunu daha fazla gündemlerine aldılar. Ancak hazırlıklarını tamamlayıp yatırıma uygun hale gelmeleri gerekiyor. Bunun için de olmazsa olmaz uzman danışmanlarla çalışmalılar. Globalturk Capital olarak bizim çalışmalarımız da yatırımcı ile uygun şirketi buluşturarak ya da potansiyel şirketi uygun hale getirerek, şirket birleşmesi aşamalarının sağlıklı şekilde sürdürülmesi ve sonrasında ortaklıkların başarı ile yürümesini sağlamaya yönelik gerçekleşiyor. 2015 ve 2016 yıllarında, şirketlerin söz konusu ortaklıkları başarabilmesi için bu çalışmalara süratle başlamaları gerekiyor. Tüm hazırlıklar ve ortaklığın gerçekleşmesi, günümüz konjonktüründe ortalama 18 ay sürüyor.